Star Trek Cevabı

En sevdiğin dizi hangisi diye sorulduğunda  tereddütsüz Star Trek cevabını veriyorum. Kuşkusuz bu cevap sonrasında aldığım ilk tepki ,Turist Ömer Uzay Yolu'nda filminde ki çeşitli diyaloglar oluyor. Keza günümüz sosyal medyası bu Star Trek parodisini çok daha bilinir kılıyor. Bu film Star Trek'in ilk sezonun ilk bölümü olan The Man Trap'in çok da başarılı bir parodisi, şimdilik konumuz bu güzel Türk film değil. Peki neden Star Trek, neden bu kadar seviyoruz. Önce kendi kişisel tanışmam ile başlarsam.


Star Trek Türkiye'de bir çok kanal tarafından gösterildi. Ben TGRT'de gösterildiği sırada bir bölümüne denk gelip, o çocuk aklı ile resmen aklımı almıştı. Efektler  doksanlı yıllar için bile yetersiz görünüyordu ama hikayenin müthiş etkisi kısa sürede sizi sürüklüyordu. Kanal tarafından gecenin bir yarısı gereksiz ve belirsiz saatlerde denk geldikçe izlemeye devam ettim. Daha sonra internet ile dizinin bütün bölümlerini izledikten sonra işte dedim bilim kurgu budur. Artık günümüzde bilim kurgu alabildiğince cıvık cıvık  efekt iken Star Trek apayrı bir deneyim sunuyordu. 

Star Trek, 1966 yılında ilk bölümü Amerika'da NBC'de yayınlanır ve otuz kusur sezonluk, on dört sinema filmlik, onlarca kitap, çizgi romanlık bir fenomenin ilk doğuşu başlar. 1960'lı yıllar ABD ile SSBC arasında uzay savaşlarının başladığı bir dönemdir. Bilim kurgu da doğal olarak uzay konularını işlemeye başlar. Art arta sinema ve diziler  yayınlanır ama sadece Star Trek bu denli güçlü olarak günümüze gelir. Çünkü Star Trek diğer dizi ve filmlerden ayıran  bir ruhunun olmasıdır.

Star Trek'in sunduğu gelecek ile yayınladığı döneme sürekli eleştiri yapması ve çok daha iyi bir gelecek sunması diğerlerinden başlıca sebeptir. 1960'ların Amerikasın da ırkçılık, ayrımcılık maalesef hala ciddi sorundur. Star Trek buna rağmen savaşların bittiği, ırkçılığın son bulduğu, insanların birleştiği ve evrene keşfe başladığı bir dünya sunar.  Hikaye üçüncü dünya savaşı sonrası insanların savaşın anlamsızlığı anladığı, evrenin tanımaya başladığı, ışık hızının geçilmesi ile Vulkanlarla tanışıldığı ve bir çok sınırı aştığı bir dünya vardır ortada. Hikaye Atılgan adlı bir bilim gemisinin maceralarını anlatır. O dönem var olan ırkçılığa rağmen Atılgan mürettebatı dünyanın bir yerinden gelen insanlar vardır. Ayrıca yarı insan yarı vulkanlı olan bir 2. subay olan Spock. 

Star Trek tek kelime de anlatsak hümanizm deriz. Bilim kurgu genel normlarına  rağmen Atılgan mürettebatı bütün olayları diyalog ve diploması ile çözmeye çalışır. Zaten asıl amaçları evrenin keşfedilmemiş yerlerini keşfetmektir. Çağının ötesinde bir gemi olmasına rağmen çok zorda kalmadığı zaman hiç silahlarını kullanmaz. Star Trek bununla birlikte insanın temel değerlerinin makinelere karşı savaşıdır. 

Star Trek ülkemizde ilk kez 1972'de TRT yayınlanmaya başladı ve kanal Uzay Yolu ismini geçti. Dönemin titiz çevirisi ile Türkçeye bir çok yeni kelime kadar. Tarayıcı,ışık hızı, ışınlanma gibi. Ayrıca bu filmde ki birçok teknoloji günümüze de  ışık tutar, Kaptan Kirk'in büyük bir karizma ile kullandığı kapağı arkaya atılarak açılan iletişim cihazların günümüz cep telefonlarına ışık tuttuğu gibi. Taşınabilir bilgisayarlar, tabletlerde, otomatik kapılar da hayatımıza girmeden bu dizide görülmüştü.

Tabi ki söz ettiğimiz orjinal seri, bundan sonra bir çok kez yeni diziler çekildi, filmler yapıldı. Özellikle son dönemde J.J Abrams seriyi eline alıp 3 filme imza attı. Ama filmlerde, Star Trek'in ruhunu yaşanmışlığı yok sayarak bütün hikayeyi kendince yorumladı. Şimdi bu mevzuya hiç girmeden, kendimce neden Star Trek sorusunu cevabını vermeye çalıştım. Şimdiler de dizinin orjinal serisi de dahil 695 bölümü netflix'de yayında, sizin de çok geçmeden tanışmanız dileği ile..

Yorumlar